Bob Dylan ustanın ilk dönemlerinde yaptığı ve içinde mızıka
ezgileri barındıran şarkılarını daha fazla sevdiğim doğru. Özellikle lisede
iPod’umun hatırı sayılır bir kısmı bunlardan oluşmaktaydı. Fakat bu durumun istisnası olarak gördüğüm bazı eserleri de mevcut. “Things Have Changed” de gerek
sürekli aynı ama deşarj edici bir tonda devam eden müziği, gerekse insanın
kendine ve hayata yabancılaşmasını anlatan felsefi sözleriyle bu istisnaların
birinci sırasındaydı.
Klibinin ise filmdeki önemli sahnelerden oluştuğunu (klibi
izleyeli uzun yıllar olmasına rağmen) filmi izleyince fark ettim. Hoşluk
olarak, filmde başrol Michael Douglas’ın oynadığı bazı önemli sahneler klip
için birebir aynı şekilde Bob Dylan tarafından canlandırılmış. Fakat klibi beğenmek için filmi
izlemenize gerek yok, sadece klibi izleyince bile Bob Dylan’ın o yabancılık ve “Ne
işim var benim burada?” hissini gayet iyi verdiğini görüyorsunuz. Diğer
taraftan film için de birkaç şey söylemem gerekirse, sırf sevdiğim şarkı
hatırına diye izlemeye başlayıp en iyi Michael Douglas performanslarından
biriyle karşılaştığımı; edebiyat, aşk, erkeklerin orta yaş bunalımı, önemli
seçimler yapmanın zorluğu gibi birçok konuyu gayet dengeli bir şekilde ve ince
esprilerle süsleyerek işlediğini belirtmeden geçemeyeceğim. Vaktiniz olursa da izlemenizi tavsiye edeceğim, underrated olarak dahi nitelendirilebilecek bir film çıkmış ortaya.
Bu vesileyle de günlerdir kafamda çalıp duran bu şarkıyı
sizinle de paylaşmak istedim. Bilenler için bir saygı duruşu, bilmeyenler için
ise bildirme niyetine. Bob Dylan gibi büyük ustalar henüz hayattalarken onların
hakkını daha iyi vermeliyiz diye düşünüyorum. Neticede kendisinin de dediği gibi, “bir gün ölecek, ve biz 'bir önceki albümü daha iyiydi' diyemeyeceğiz.”, öyle değil mi?